İnternet’ten alışveriş yapanlar artık kahraman değil

Çok değil, bundan 5-6 sene evvel internetten alışveriş yapanlara kahraman gözüyle bakılıyordu. Bu kişiler hem çok cesur hem de teknoloji meraklısı kişilerdi. Ancak geçen süre zarfında internet alışverişleri -en azından belli bir kesim için- çok doğal bir hale geldi. 2013 senesinde internetten yapılan kartlı ödemeler bir önceki yıla göre%37 büyüyerek 35 milyar TL’ye, kahramanların sayısı ise 10 milyona ulaştı.
Ülkemizde internetten alışverişin artmasında elbette ki pek çok itici güç var. Örneğin;güçlü lojistik altyapısına sahip olmamız, yüksek mobil internet kullanımı, genç nüfusun yüksek olması, kaliteli hizmet verilmesi, güven algısının yerleşmeye başlaması, teknolojik gelişmeler vb. Bu etkenlerden bir tanesi de hiç şüphesiz ödeme sistemleri…

WorldPay’in yaptığı bir araştırmaya göre ülkemizde e-ticaret işlemlerinin%83’ü kart ile yapılmaktadır. Bu orana e/m cüzdanı da eklediğimizde işlemlerin yaklaşık%85’inin kartlar ile yapıldığını görüyoruz. Kullanıcılar kartla ödeme yapmayı tercih ediyorlar çünkü kartlı ödemelere güveniyorlar. Diğer yandan kartlı ödemeler kullanıcıların e-ticaret güven algılarına katkıda bulunuyor. Çünkü kartlar ile tüm e-ticaret sitelerinde kolayca ödeme yapabiliyorlar ve teknik problemlerle karşılaşmıyorlar. Ayrıca işlem ile ilgili bir itirazları olduğu durumda itirazlarını kolayca ve belirli standartlar çerçevesinde iletip sonuçlarını alıyorlar. Bu güven algısını oluşturmak için kartlı ödeme sektörü bugüne kadar pek çok yatırım yaptı.
Örneğin, ülkemiz güvenli elektronik alışveriş uygulaması SET’i (Secure Electronic Transaction) dünyada ilk kullanan ülkelerden biri olmuştur.

Visa ve MasterCard tarafından geliştirilen e-ticarette müşteri doğrulama sistemi “”3D Secure”” tüm bankalar tarafından kart sahiplerine sunulmaktadır.
2012 yılı itibariyle ise dijital cüzdanlar hayatımıza girmeye başlamış, böylece işyerleri ile kart bilgilerini paylaşmak istemeyenlere bir alternatif sağlanmıştır. Benzer şekilde işyerlerinin de kart bilgisi saklamadan hızlı ve güvenli ödeme yaptırarak hem maliyetlerini düşürmesi hem de müşteri memnuniyeti yaratması sağlanmıştır.

Yine 2012 senesinde ulusal boyutta “”İnternetten Aldım”” söylemiyle bir kampanya yapılmış, e-ticaretin avantajları ön plana çıkarılarak kullanıcılar e-ticaret işlemi yapmaya teşvik edilmiştir.
Sektörde yapılan tüm bu yatırım ve çalışmalar kullanıcıların e-ticarete olan güven algısına olumlu etki yapmış ve e-ticaret rakamları artmaya başlamıştır. Gelinen noktaya baktığımızda e-ticarette ödeme yapanların toplam nüfusun%13’ünü oluşturduğunu, perakende e-ticaret pazar büyüklüğünün ise 14 milyar TL olduğunu görüyoruz.

AT Kearney’in ülkelerin pazar çekiciliği internet, ödeme sistemleri altyapısı gibi kriterlerle değerlendirdiği endekse göre Türkiye kendi kategorisinde e-ticaret potansiyeli en yüksek olan sekizinci ülkedir. Yani daha gidilecek çok yol var.
Ödeme sistemleri gözüyle potansiyel e-ticaret hacminden nasıl daha fazla pay alınabilir? İşte bazı öneriler;

E-ticaret konusunda ortak bir söylem yaratılması böylelikle bilinçlendirilme ve algının sağlanması,
Şirketler arası ödeme ve sipariş işlemlerinin arttırılması,

E-ticaret ile yurtdışına hizmet ve mal satışı yapacak olan şirketlerin teşvik edilmesi
Kamu ödemelerinde elektronik ödemelerin yaygınlaştırılması,

Kullanıcıların aynı yurtiçinde olduğu gibi kolay bir şekilde yurtdışı sitelerde de alışveriş yapabilmesi
Tüm bu önerilerin paralelinde kullanıcıların ödeme konusunda kafalarında hiçbir soru işareti olmaması için daha hızlı ve basit çözümler sağlamak konusunda hali hazırda çalışmalara devam ediliyor. Yani ülkemizde yakın zamanda çok daha fazla mutlu e-ticaret kullanıcısına ulaşılacaktır.

Özge Çelik